Aslan Oguz bu kitabinda bizi ellili yillarin, elektrigin, radyonun, telefonun olmadigi yoksul Anadolu köylerinden, jandarma dayaklarindan, 27 Mayis Ihtilal günlerinden alip altmisli yillarin Aydinina getiriyor ve bir lise ögrencisinin yasamindan verdigi örneklerle ergenlik dönemi bunalimlarini, o yillarin takunyali lise müdürlerini, liselerdeki dayagi, iyi ve kötü ögretmenleri anlatiyor.
O yilarin Istanbulunu, üniversite günlerini, 68 kusagini bizlere tanitiyor. 12 Mart günlerini, Deniz Gezmis ile ilk karsilasmasini, asklarini, hüsranlarini dile getiriyor. Bunu askerlik günleri, Kibris Baris Harekatina katilisi, Gazi olusu izliyor. Londra, Kralice Elizabeth, Prens Charles ve Lady Diananin dügünleri, Bülent Ersoyun ünlü ameliyatini oldugu hastane, Londradaki parasiz günler, üniversite ögretim üyeligi günlerinde ugradigi haksizliklar, sorusturmalar, sürgünler, Atatürkcü bir ögretim üyesi olarak aldigi ölüm tehditleri, 12 Eylül günlerinde üniversitelerde yasananlar, bir Yil Edinburgh Üniversitesinde misafir ögretim üyesi olarak gecen günler.
Bir psikiyatri profesörü olarak günümüzden insan portreleri ciziyor ve feodal aile yasamlarina elestiriler getiriyor. Aslan Oguz yasadiklarini anlatirken o günlerden edindigi zengin bir deneyimler ve gözlemler dizinini bizlerle paylasiyor, yasadiklarini, gördüklerini, bildiklerini Baskalari da bilsin istiyor.