Milanlilarin Metronom; Juventuslularin Mozart ve Profesör; mill takim arkadaslarinin Mimar; ülkemizdeki futbol severlerin Basbakan ve tüm dünyanin Maestro dedigi Pirlo, bu kitaba sanina yakisir bir isim bulmus Düsünüyorum Öyleyse Oynarim.

Fatih Terimden Lucescuya, bahis ve doping skandallarindan Calciopoliye, tribün teröründen irkciliga, ünlü futbolcularin totemlerinden kamplarda yaptigi muzipliklere her ne kadar anneler cocuklarina, Pirloyu örnek alin, o akli basinda biri, dese de kitabi okuduktan sonra bunu bir de Gattusoya sormak isteyeceksiniz, sonrasinda futbolu birakmayi dahi düsündügü, Istanbulda Liverpoola karsi oynadiklari Sampiyonlar Ligi finalinden forma üzerinde pazarlik yapmayi vatana ihanetle bir tuttugu mill takim kariyerine kadar hem profesyonel hem de özel hayati hakkinda bazen neseli bazen kederli ama her zaman icten hikayeler anlatiyor Pirlo. Ve bu hikayelerde Berlusconi, Balotelli, Conte, Guardiola, Gattuso, Nesta, Del Piero ve en az onlar kadar bilinen bircok baska isim de boy gösteriyor.

Babam da 21inde dogmustu. Ayni zamanda Serie Ada ilk macima ciktigim ve evlendigim gün de ayin 21i. Bu sayi bana sans getiriyor, o yüzden bu kitap yirminci bölümde bitmeli. Bence farkli hikayeler ve deneyimlerle doldurulmayi bekleyen bos sayfalardan olusan bir kitap daha var.

Futbol burada bir savastan ziyade sanat ve felsefedir.

En iyinin ne demek oldugunu ve onu elde etmenin ne gerektirdigini ögrenmek istiyorsaniz bu kitabi okumaya baslayin