Biz cocukken dünya da cocuktu

Behic Ak, cocuk edebiyatimizin köse taslarindan sayilan roman koleksiyonunun yeni kitabinda, mizahla yogurdugu katmanli kurgusuyla yine konusulmayan seylerin evreninde dolaniyor. Unutmaya sartlanmis, aliskanliklarina bagimli bir kasaba halkinin üzerindeki gizem bulutunu, cocuklarin merakiyla ve yaraticilikla dagitan kitap, umut ve cesaret veriyor. Cocuk oyunlarinin bir tür tiyatro oldugunu, 23 Nisanin anlamini, dogal afetlerin toplumsal etkilerini, aliskanliklarin ürkütücü gücünü, anadilin sözcük üretme nesesini ve yetiskinlerin icinde gömülü kalan cocuklugu düsündüren roman, cocukluga güzelleme niteliginde.

Konusu

Sualtina sevdali Serkan, yeni atanan kaymakami merak eder. Kaymakam, kasaba halkinin özensiz yasam aliskanliklarini elestirince yetiskinler suspus olurken, cocuklar sözcük üretme ustasi arkadaslari Zekiyeye basvurmus ve nedenlerin pesine düsmüslerdir bile. Depremde sulara gömülmüs heykelli park, som agizli yaftasiyla küstürülen Bal ve aile tarihceleri ortaya cikmaya baslar. 23 Nisan günü, görevliler makamlarini cocuklara biraktiginda, isler hepten karisir. Bir futbol macinda dügümlenen gecmisin sirlari kasabayi degistirecek gibidir...