Cenk Kayakus, 1986 yilinda Izmirde dogdu. Izmir Ekonomi Üniversitesi Reklamcilik ve
Halkla Iliskiler mezunu olan yazar, kisa reklamcilik kariyerinin ardindan yerli ve yabanci
romanlar icin kapak tasarimlari hazirladi ve bir süre Altin Bilek Yayinlarinda yayin
yönetmenligi yapti.
Kayakus, on bes yili askin süredir edebiyat ile ilgileniyor ve bugüne kadar bes roman ve bir
öykü kitabi kaleme aldi. 2008 yilinda piyasaya cikan ilk romani Avin ardindan kendine özgü
bir okur kitlesi elde ederek, 2012 yilinda yayimlanan ikinci romani Saplanti ve hemen
arkasindan gelen Kara Günes adli bir diger romaniyla Türkiyede macera romanciligina farkli
bir boyut kazandirdi. 2014 yilinda okurlarla bulusan dördüncü romani Piri Reisin Sirri ile
Osmanli tarihinin gölgede kalmis efsanevi denizcisinin hayatindaki önemli noktalari ele
alarak, gercekle kurguyu basarili bir sekilde harmanladi. Yarattigi Hakan Geda karakterinin
diger macerasi Ucus 345 ise Türkiyenin denize düsen ilk ve tek yolcu ucagi TK345in trajik
hikayesini okuyucularla bulusturdu.
Macera romanciliginin disinda yeralti edebiyatina da yönelen yazar son olarak Ciplak ve
Kadinlar Arasinda adini tasiyan bir öykü kitabiyla okuyucularinin karsisina gecti. Otobiyografik
izler tasiyan kitap, alkolik ve yalniz bir yazarin kadinlarla olan iliskilerine odaklaniyor.

I. DÜNYA SAVASINDAN BU YANA SAKLANAN BÜYÜK SIR ORTAYA CIKIYOR
AUSTOS 1915 GELIBOLU. Canakkale Savasi sirasinda efsanevi Barbaros Hayreddin zirhlisi
Ingiliz HMS E11 denizaltisi tarafindan Geliboluda batirilir. Icinde tasidigi sirlar onlarca yil gün
yüzüne cikmayacak sekilde bogazin karanlik sularina gömülür.
MAYIS 1944 KARADENIZ HAVA SINIRI. Türk yapimi Nu.D-38 yolcu ucagi Ankara-Istanbul
arasinda gerceklesen gizli bir görev seferi esnasinda karsisina cikan iki Alman savas ucagi
tarafindan kacirilir. Ucagin tasidigi önemli belgeler tüm mürettebatla birlikte ortadan
kaybolur.
GÜNÜMÜZ. Bir reklam ajansi yöneticisi olan Sibel Akas isimli genc bir kadin, yillardir yasadigi
evinden tasindigi sirada, belki de cocuklarinin dogumundan bu yana dokunmadigi eski
esyalarin arasinda dedesinin askerlik döneminden kalma bir günlük bulur.
Ulusal Arkeoloji Kurumu Proje Baskani Hakan Geda ve ekibi, tarihin farkli dönemlerinde
yasanmis olan bu üc olayin birbirleriyle nasil bir baglantisi oldugundan habersiz, Bodrumun
güneybatisinda kapsamli bir arkeolojik kazi calismasi yürütmektedir. Hakan, kazidan firsat
bulup da kafa dinlemek icin teknesiyle bir aksamüstü denize acildigi sirada Suriyeli
mültecileri tasiyan bir teknenin alabora oldugunu görür ve mültecileri kurtarmaya girisir.
Kazi, o günlerde Egede benzerleri defalarca yasanan bu trajik olayin etkisiyle sarsilirken,
Hakana Ulusal Arkeoloji Kurumunun yöneticisi Ismet Arhandan önemli bir telefon gelir. Eski
esyalarin arasinda bulunan günlük, yillar önce yapilan gizli Nu.D-38 seferini ve ucagin hicbir
sekilde kayda gecmeyen kacirilma hikayesini anlatmaktadir.
Cenk Kayakus, sizi bir kere daha tarihin farkli dönemlerine götürüyor ve her sayfasi gizem
dolu muhtesem bir macera sunuyor.