Tanpinarin söyleyisiyle, bir ic kale, bütün ümitlerin kendisinde toplandigi son siginaktir. Ankara Kalesi, Ankarada sehir ruhunun kurtarilabilecegi yerdir; sehrin zulasidir...
Ankara Kalesi hakkinda, tipki kalenin kendisi gibi daginik, karmasa icinde bir kitap, elinizdeki Boy boy, cesit cesit yazilardan olusuyor.
Güven Tunc ve Figen Özbay, kaderlerini kaleyle birlikte düsünen insanlari, Kalenin Bekcilerini anlattilar. Fotograflarla, imgelerle ve kendi kisacik sözleriyle...
Akin Atauz, kalenin -genellikle bilinenden cok daha uzun ve zengin olan- Ankara tarihi icindeki yerini ve gelisimini, iktisadi, sosyal ve etnografik boyutlariyla, neredeyse baslibasina bir kitap ölcegindeki makalesiyle ele aliyor.
Asuman Türkün ve Zuhal Ulusoy, Ankaranin modernlesme süreci icinde sehrin Kaleyle ve Kalenin sehirle iliskisinin seyrini, Kale mekaninin dönüsümünü inceliyorlar.
Necdet Teymur, Kaleyi korumaya ve imar etmeye dönük projelendirme calismalarina elestirel yaklasimini, bir proje formatinda sunuyor.
Ve... Mithat Sancar ve Gürsel Korat, kendi kalelerini, Kaleyi nasil bildiklerini, nasil sevdiklerini anlatiyorlar...